6 Eylül 2007 Perşembe

Allah kimseye yaşatmasın!
Dün sabah gene alışıla geldiği gibi erkenden çocuklarım sayesinde uyandım.Uyanış o uyanış bir daha uyumuyor ve uyutmuyorlar :)

Kahvaltının ardından yıkandıktan sonra neredeyse makinede kurumak üzere olan çamaşırları makineden çıkarıp balkonun yolunu tuttum.Tam çamaşırları asıyordum ki camiden bir ses duyuldu.Ezan değil,sela değildi.Bu bir kaybolan çocuğun bulunma haberiydi.'' Bir kız çocuğu bulunmuştur.Ailesinin gelip alması rica olunur'' :))

Bu gene sevindirici bir anonstu.Çünkü bizim buralarda camiden daha çok kayıp anonsları yapılıyor:((

Daha sonra bütün günüm iki aylık olan oğlum Emin i uyutmakla geçti.Fakat yok.Bir türlü uyumuyor.Baktım ki olacak gibi değil öğle olmuş hala uyumuyor.Ben de biraz hava alsın ve güneşlensin diye Enes ve Emin i alıp kapıya çıktım.Güzelce kapının önünde oturmuştum ki;alt komşumuzla yan apartmanda oturan komşumuzu pek telaşlı gördüm.Bana çocuklarını görüp görmediğimi sordular.Ben de yeni sokağa indiğimi görmediğimi söyledim.Çocuklar kaybolmuş.Her iki annenin kucağında da birer çocuk telaşla yeniden aramaya koyuldular.Yok yok...Sanki yer yarıldı da içine girdiler.Bütün yakın uzak parklara bakıldı.Görüldükleri söylenen her yere gidildi.Babalarına ve polise haber verildi.Bir tek bizim camiden kayıp anonsu verilmedi.Telaşımıza mahalledeki diğer komşular çıktı.Komşulardan biri ''bizim çocuklarda çok kaybolurdu.Bakardık ki nerede bir bodrum var orada oyuna dalmışlar sonrada çıkar gelirlerdi.Merak etmeyin birşey olmamıştır inşaallah ''dedi.Bu arada karşı komşumun aklına kaybolan çocukların arkadaşı olan karşımızdaki apartmanda oturan zeynep geldi.Zeynep lere bakalım derken yoldan geçen bir delikanlı ''kız çocuklarını mı arıyorsunuz.Onlar bizim evde kardeşimle oynuyor'' demez mi:D
Güler misin ağlar mısın?Gidip baktılar ki gerçekten çocukları orada.Ev sahibi hanım annenizin haberi var mı demiş iki kıza da ayrı ayrı.Evet haberi var annemiz gönderdi demişler:)))Kadın da ne yapsın almış içeri...Çocuklar kollarından itinayla tutularak ve biraz da çekiştirilerek evlerine götürüldü.Artık evde neler oldu bilinmez:D
Bir kapı önü güneşlenme gezimiz bu şekilde sona erdi:(((

Gelelim diğer konuya:
Minik Talha nın annesi bizi sobelemiş.Sanal alemde saklambaç mı olurmuş.Hem iki çocukla biz saklanmamıştık ki sobeliyorsunuz.(Çanak çömlek patladı)))
Şimdik asıl konu neyi nasıl itiraf edeceğimiz:

-İtiraf ediyorum;çok kıskanç biriyimdir.Sevdiklerimi kimseyle paylaşmak istemem.Paylaşamam.Oğlum da bu konuda bana çekmiş herhalde.Zira babasının yanına bile oturmama tahammülü yoktur.Hemen aramıza girer oturur:)

-İtiraf ediyorum;kopya çekmeye beşinci sınıfta başlamıştım.Üniversiteyle kopya çekmem de son buldu:)

-İtiraf ediyorum;iki çocukla bu kadar zorluk çekeceğimi tahmin etmemiştim.Yoksa Enes in biraz daha büyümesini beklerdim.

-İtiraf ediyorum;zararlı olduğunu bildiğim ve çok karşı olduğum halde Enes in saatlerce bilgisayar başında oyun oynamasına göz yumuyorum.Yoksa kardeşine göz açtırmıyor.

-İtiraf ediyorum;Enes kardeşine kötü davrandıkça ve rahat bırakmadıkça kendisi de benim gözüme çok kötü gözüküyor.(Sonra uyuyunca bu düşüncemden vazgeçiyorum ve suçluluk hissediyorum)

-İtiraf ediyorum;buna rağmen üçüncü çocuğu düşünüyorum.

-İtiraf ediyorum;Üçüncü çocuğu düşündüğüm için kafayı yemiş olduğumu düşünüyorum:)

-İtiraf ediyorum;ev hanımlığı çalışmaktan daha zor.Mesaisi bile belli değil.Sonuçta eline de para geçmiyor.

-İtiraf ediyorum;Bunca işin arasında beni sobeleyen ve itiraflarını yaz diye baskı yapan minik talha nın annesine çok kızgınım çoooooooookk:)))

Bugünlük bu kadar bir daha bizi sobelemeyin olur mu?

1 yorum:

Talha ile Eymen'in annesi dedi ki...

ayol fenamı içini döktün bu vesileyle :D