17 Kasım 2008 Pazartesi

GAZ SANCISI
(Yolunda gitmeyen bişeyler olmazsa yazamıyorum ben herhalde.)

Dün gece Emin gayet güzel uyuması gereken saatte (21.30-22.00) yattı.Normalde gece uykusuna ilk yattıktan 2-3 saat sonra uyanır.Sonra sabaha kadar belli olmaz.Bazen saat başı,bazen iki saatte bir,bazen de sabaha kadar sadece iki kez uyanır.Ama dün gece uyuduktan bir saat sonra ağlayarak uyandı.Ayakta sallayınca hemen geri uyurdu.Bayağı ağladı ve direndi.Anlayamadım.Sonra zar-zor uyuttuk.Çok geçmeden bir daha kalktı sonra tekrar uyuttuk.Tam biz yatacaktık ki;susturulamaz bir ağlama başladı.Saat 24.00 suları...Su teklif ediyoruz bağırıyor.Camdan kedi,kuş,köpek gösteriyoruz olmuyor.Susmadan ağlıyor.Normal bir ağlama değil.İlk aklıma gelen karın ağrısı oldu ama hiç susmaması beni korkuttu.Acaba bağırsak düğümlenmesi mi,şu mu,bu mu derken yatmak istiyor.Ayağıma koyuyorum sallıyorum yok.Arada da başını tutuyo.Beynine mi bişey oluyor diyorum.Konuşamayınca ne zor şey çocukların hasta olması,nerelerinin ağrıdığını söyleyememesi....Gaz sancısı olduğunu düşünerek bir tane spazma-panalgine diye bir fitil koydum.Enes de çok gazlı bir bebekti ve bu fitili ona doktor tavsiye etmişti.Evde de bulunduruyordum acil zamanlar için.Gazdan ağlıyor ise fitil etki eder ve susar diye düşündüm ama Emin dur durak bilmeden ağlamaya devam.

Öyle herşeyde hemen doktora götürmeyi düşünmem genelde ama baktım olacak gibi değil.İstikamet Z.Kamil çocuk hastanesi.Üstümüzü giyinmeye başladık Emin de susmaya başladı.Gezmeye gittiğimizi düşündü ,onun için sustu herhalde dedim.Sonra evden çıktık.Emin de ağlama yok.Yolda gidiyoruz.Emin uyudu.Allah ım susacaktın neden evdeyken susup yatmadın.Bir de Enes evde uyuyo diye k.validemi uyandırdık.Enes in yanına bıraktık.Eşim "döneyim eve istersen" dedi ama hastaneye çok yaklaşmıştık.Gelmişken "gösterelim" bari dedim ama doktora ne diycem diye düşünüyorum.Çocuk uyuyo ben ise "susturamadığımızdan" bahsedeceğim.Hastane çok kalabalıktı ama sıra yoktu.Acil odası buhar alan hasta ve ağlayan çocuklarla doluydu.Doktor Emin in bağırsaklarını dinledi ve "çok sesler olduğunu,gazı olduğunu" söyledi."Masaj yapın" diyerek eve gönderdi ama masaja da gerek kalmadı.Emin sabaha kadar fitilin etkisiyle uyudu.Sabah saat 7.00 Emin yine geceki gibi ağlıyor ama benim gözüm açılmıyo uykusuzluktan.Sonra kakasını yaptı da rahatladı.Bir gaz sancısı da bu şekilde son buldu.Şu an da uyuyor yoksa ben bu satırları nasıl yazardım bilmem....

Emin son hız karıştırmaya devam ediyor.Konuşmasında hala bir ilerleme yok.İki kardeş arasında ne kadar da farklılıklar oluyor.Enes 16 aylıkken neredeyse cümle kuracaktı.Söylediği kelimelerin haddi -hesabı yoktu.Emin ise:
-anne
-baba
-mama
-hav (kedi,köpek ve kuş için ortak ad:P)
-adda
-attı
-Allah (koltuk veya yatak üstüne çıkıp Allah,Allah diye bağıra bağıra koşuyor)
-uh (su hastası olduğundan onu söylüyor)
-ann ann (araba hastasıdır da kendileri)
Şimdilik bunları söylüyor.Neyse ki dediğim herşeyi anlıyor.Onun için hayırlısı ne zamansa o zaman konuşsun.Allah a şükretmek gerek.Konuşamasa bile herşeyi anladığı için....
EMİN "İŞ" BAŞINDA.....:))))




Böyle sandalyeyle fırına yetişmesi ve camdan bakması ile sandalyeyi ortalıktan kaldırmak zorunda kaldım.












Evi dağıtma ve karıştırma son hızla devam ediyor...


Geçen gün "bez getir" dedim.Odayı bu halde buldum.Atalarımız boşuna dememiş"Kendi işini kendin gör." diye...:)))







"Üstünü giyin" diyorum eline geçirdiği kıyafetlerini böyle kafasının arkasına geçiyor ve tutuyor.Bayılıyorum...





Enes sevilmekten daha doğrusu dokunulmaktan hoşlanmayan bir çocuk.Emin de tam aksine.Sevilmekten ve kendisine dokunulmasından çok hoşlanıyor.Böyle yastığa kafasını koyup elimi alıyor.Yüzüne değdirip "cici" yaptırıyor.Kedi gibi sevildikçe kendinden geçiyor.

Diş fırçalamaktan çok hoşlanıyor.Günde en az on kere diş fırçalıyor."Annne" deyip kendi eliyle "gel" işareti yapıyor.(yani elini açıp kapatıyor.)Sonra beni banyoya götürüp işaret parmağını kaldırıp"ıh,ıh" diyor diş fırçasını gösterip.Sonra başlıyor fırçalamaya.Konuşmuyor ama işini böyle hallediyor...:P


Hoşçakal sevgili günlük. (Adın günlük ama ben haftada ya da onbeş günde bir yazabiliyorum:)))Emin uyanmadan akşam yemeğimi yapmalıyım.Yoksa ayaklarıma dolanıp ağlayan bir çocukla yemek yapmak ne kadar zor olur değil mi?Bir de yemek hazır olmadan Enes okuldan gelmişse...Eyvah!!!İşte o zaman yandım.......

13 yorum:

Ayşe dedi ki...

suhendancim, cok gecmis olsun, basliktaki gaz sancidi beni rahatlatti, yoksa dedigin gibi bende cok korkacaktim, barsak dugumlenmesi filan..ayy Allah tum yavrularimizi hastalik ve kazalardan korusun...

Emir in fotograflarinin hepside birbirinden hos, yaramazlik ve muzurluklarina bayildim, bizimkiler artik buyudu ve boyle seyler yapmiyorlar ya, inan ozlemisim...

Hadi hadi yemegini yap da oyle gel o zaman..


Yazan; ne temizlik ne de yemek, hicbirini yapmamis anne...

Anne ve Bebisi dedi ki...

Allahim Allahim :)) Afacan bebe delikanli olmus yaw:))

Emin ve MK ne kadar cok birbirlerine benziyorlar :)) Elleri acip kapayip anne diye cagirmalar ih ih diye gostermeler bile ayni:)))

Masallah Suhendancim, kocaman olmus:))

beyzanın annesi dedi ki...

öncelikle geçmiş olsun.
bebişler dertlerini anlatamadığı ve sadece ağladığı zaman insan ne yapacağını bilemiyor gerçekten.

уαѕємin... dedi ki...

canım yaaa :)) çok şey hatırladımm yazılarından :)) tanıdık çok şey geldii

öpüyoruz sizii

YAVRU KUŞUN ANNESİ ANNEKUŞ(*YASEMİN*) dedi ki...

Ay okurken korktum.
Allahtan ucuz atlatmışsınız ki gazmış.

Giysilerini boynuna sarması çok hoşum gitti, çoğunlukla yavru kuş ta aynı şeyi yapıyor.

gül dedi ki...

gaz sancısı biz büyükleri bile ne hale sokar ki yavrular daha fazla etkileniyor
çocukların klasik durumu ya doktor yolunda ya da doktor sırası beklerken iyileşmeleri
Allah yardımcın olsun

Şekerci Butik dedi ki...

çok özletiyorsunuz kendinizi ama anlamam.. :)
yakışıklım maşallah sana yaa büyümüş geldi gözüme...

kolay gelsin canım...işimiz çok zor gerçekten ev iş çocuk off offf...

öpüyoruz..

muko dedi ki...

neyse ki gaz sancısı çıktı çok şükür allah korusun daha beterinden tüm yavruları...

fotoğraflarda harika çok tatlı bunlar yaa özleniyor o günleri heleki büyüdükten sonra

Kuaybe dedi ki...

Allahımm.. Ne kadar büyümüş, ne kadar tatlı olmuş minikim.. Maşaallah!!

Bu anlattığın çözümsüz döngüyü ve sonu hastanede, acilde biten ağlamalrı o kadar çok yaşadık ki anlatamam Sühendan.. Ay eski günleri hatırlattın bana.. Ne eziyetti yaa.. Beni bırak, Yusufcuk perişan oluyordu her gece her gece ağlaya ağlaya..

Allah bir daha göstermesin, ne bana ne de başka anneye..

zehra dedi ki...

gecmıs olsun canım benım kıyamam sancısı varmıs...

Esra dedi ki...

Çok geçmiş olsun Sühendan,Allah beterlerinden korusun..
ne şirin olmuş bu minik afacan maşaallah,saçları uzamış baya, kız gibi duruyor:)

AYSUN dedi ki...

Çok geçmiş olsun:( Bereket fitil varmış da yavrucak daha da ağlamamış...

Saçları çok güzel. Uzun saç yakışacak şekere...

Elif dedi ki...

aynı Emrenin de böyle krizleri tutardı.anlayamazdık.herşeyi denerdik susmazdı.rüya gördü de mi korktu ki acaba. o da olabilir.biz ona yorardık.
aynı bizim evdeki manzaralar.çekmeceler tuvalaet kağıtları.tertipli düzenli olmam imkansız.