İnna lillahi ve inna ileyhi raciun...

Eşimin babanesi salı günü vefat etti.Sünnet telaşımıza bir de cenaze ve başsağlığı telaşı eklendi.Bu işler çocuklu için hele de 11 aylık hareketli Emin le hiç de kolay olmadı.Hala da devam ediyor gelme gitmeler.Hafta sonu da bu şekilde geçecek sanırım.

Emin ,hala iyileşemedi.Gündüz ağlamaları yerini gece ağlamalarına ve uykusuzluklarına bıraktı.Doktor "sünnet yerinin kızardığını ve onun acı verebileceği söyledi".Antibiyotik verdi.Cenaze evinde herkes çok yorulup gece nasıl deliksiz uyuduğunu anlatırken ,ben ise üç gecedir birbuçuk saatlik uykuyla ayakta durmaya çalışıyorum.Başım çok ağrıyor.Bir de Enes kalabalığı hiç sevmiyor.4-5 gündür yoğun kalabalık onu çok bunalttı.o da acısını benden çıkarıyor.Çok yaramaz,hırçın,huysuz ve söz dinlemez oldu.Ben acısını kimden çıkarsam bilmiyorum.

Allah rahmet etsin.Ne kadar ölen kişi yaşlı da olsa,insan ölümü yakıştıramıyor.Sanki hep yaşayacakmış gibi düşünüp bu dünyaya yatırım yapmış olduğumuzdan öteki dünya soğuk geliyor ya da insanı korkutuyor.Ne kadar yaşarsak yaşayalım hepimizin gideceği yer orası...

BİZDEN HABERLER.......

Emin sünnet olalı bugün bir hafta oldu ama hala iyileşemedi.Darlık olduğu için doktor "yanık gibi iyileşecek" dedi ve öyle de oldu.Günde 3-4 kere krem sürüyorum.10 güne kadar iyileşmesini bekliyorum.Enes de sünnet olduğunda 10 aylıktı ve onda da darlık vardı.Ama böyle şeyler yaşamamıştım ve iyileşme süreci daha kısaydı.Narkozlu yaptırmadım.Normal olarak sünnet oldu ve 10 dak. kadar ağladı.Doktor uyuştuğu için acımadığını söylese de Emin ellerinin ve ayaklarının tutuluyor olmasından hoşlanmadığından hiç susmadı.En sevdiği şeyleri yanımda götürmüştüm ama onlar da işe yaramadı...:(

İlk gecemiz gayet güzel geçti.11 aydır uyumadığı kadar uyudu.Ne olduysa ikinci geceden sonra oldu.Ya geceleyin ya da gündüz olmak üzere yaklaşık 10 dakikalık bir ağlama krizi oluyor.Ne yapsam susturamıyorum.Bu da beni hem üzüyor,hem de yoruyor.Şu an bütün ağlamalarını sünnetine bağlasakta bana bağırsaklarıyla ilgili bir problemi varmış gibi geliyor.Bacaklarını karnına doğru çekip bir ağlayışı var ki...Bir de hem ağlamaktan,hem de herhalde çektiği acıdan bir ter boşalıyor yavrumdan.Gören banyo yapmış da saçını kurulamamışız sanıyor.Sünnet yeri tamamen geçtiğinde hala ağlamaları devam ederse bir doktora götürmeyi düşünüyorum.Belki de geçici bir gaz sancısıdır.Çünkü bu aralar bende de çok var ve sütten ona geçiyor olabilir.

Küçük yaşta yaptırmanın faydaları:

-Naz yapmayı bilmediklerinden gerçekten acı çektiklerinde ağladıklarını düşünüyorum.

-Küçük olduklarından daha kolay yara yerleri iyileşiyor.

-Krem sürmek için daha kolay zapt edebiliyorum,kaçamıyor.

-Bezliyken daha rahat oluyor.

Zararları:

-Konuşamadıklarından nereleri ağrıyor anlaşılmıyor.Biz de olduğu gibi.Sünnet yeri mi ağrıyor,gaz sıkışması mı var,karnı mı ağrıyor anlayamıyorum.

-Küçük ve savunmasız oldukları için insan kıyamıyor ve acıyor.

Olan biteni anlamaya çalışan Emin...

Aslında doğduktan sonraki ilk yedi gün acı duyguları gelişmemiş oluyormuş.Ben de onun için doğar doğmaz yaptıracaktım ama Emin ememediği için üç gün geceleri hiç susmaksızın ağladı.Sesi yukarı mahalleden duyuluyormuş.Bir de buna sünnet eklemek pek akıllıca gelmedi.Bu zamana kaldı.

Enes bu arada kardeşim sünnet olmuş,canı acıyor demedi.Yapacağını yapmaya devam etti.Artık o kadar sinirliyim ki...Kendimi tanıyamıyorum.En ufacık bişeye ya da eskiden kızmadığım şeylere artık tahammülüm yok.Sinirlerimi aldırmak istiyorum...:)

Bir haftadır yazamamamın nedenlerinden biri de,dün otuz kişilik bir misafir grubu vardı.Misafirlerimiz için ,sünnetli çocuk ve bir de abisiyle hazırlandık.Bu işi de halletmiş olmanın hafifliğiyle bugün rahat rahat yazabiliyorum.

Bu da misafirlerin geldiği gün sünnet çocuğunun, oturarak ve boydan çekilmiş hali...:)

OLDU DA BİTTİ MAŞŞALLAH!!!
NAZAR DEĞMEZ İNŞAALLAH......:)))

Emin bugün saat 11.30 itibariyle sünnet oldu.Tahminimden daha kolay oldu.Ben zor zabt edeceğimizi düşünüyordum.Allahtan öyle olmadı.Sabah uykusuna yatırmadan gittiğimiz için dönüş yolunda da uykuya daldı.Şimdi uyandı.Bakalım bizi neler ve nasıl bir gece bekliyor.

Ayrıntılar ve resimler daha sonra...

Geç Kalınmış Bahar Aktivitesi...

Biz de bir etkinlikle bu haftaki konuya katılalım istedik.Enes in çayır-çimen alerjisi olduğu için çimenlerde yuvarlanamadı.Biz de onun yerine bol bol çiçek çokladık ve evde "bahar dalı" yaptık.Bunun için gerekli malzemeler:

Patlamış Mısır yapıştırıcı

Biz yapıştırıcı olarak prit kullandık.Ama çok zor oldu.Sizler yapmak isterseniz sıvı yapıştırıcı tercih etmenizi öneririm.











Son olarak da boş bir ağaç dalı...







Enes yine çok heyecanlandı ve sevindi faaliyet yapacağımız için.Kahvaltıyı zor yaptık.Ağaç dalı bulucaz diye bizi rahat bırakmadı.Sonra da yapmaya başladı faaliyetini...

Dikkatlice yapıştırıcıyı sürdü.

Yapıştırıcı sürdüğü yerlere patlamış mısırları yapıştırdı.Ama yapıştırıcı tutmayıp ta mısırlar düşünce bayağı sinirlendi.

En sonunda istediğimiz hale geldi baharda çiçek açmış ağaç dalımız....

Geeeeeelllllllll Vatandaşşşşş Geeeelllllllllllllll

Seçmece bunlar seçmece... Afyon! Afyon!

İstenen patates ve soğan özenle seçilir.

Anne farkedip kızınca da.......

Böyle baş öne eğilip üzülür.

Bu görüntü de anneye vicdan azabı olarak yeter...........:-(

TÜM ANNELERİN "aNNLER gÜNÜ" KUTLU OLSUN...

EMİN in ONUNCU AY YARAMAZLIKLARI -

Emin eski günleri aratacak derecede yaramazlaştı.Bunda büyümesinin ve dişlerinin etkisi büyük olsa gerek.

1.Gece uykusu diye birşey kalmadı.Geçen gün bütün gece ayağımda sallayarak geçti.Ayağında salla,salla ,uyut.Bir arada sen de sallarken uyu.Hemen farketsin.Uyansın.Yeniden sallamaya devam et.Ayaklarını artık hissedemeyince uyumuştur de.Yatağına koy.Tekrar uyansın.Gece de dinlenmek yok,gündüz olduğu gibi.Sinirler tavan yapsın.Ağzına gelen bütün kızgınlık cümlelerini sarfettikten sonra tekrar sallamaya devem et.Her yerin uyuşsun,koy,kalksın.............................

2.Evin bütün alt çekmecelerini kontrol etme.Bununla da kalmama.Parmaklarını aralarına sıkıştırma...:(

3.Herşeye aşırı derecede ağlama.Düşer ağlar,parmağını sıkıştırır,ağlar.Abisi elini tutsa;eti koparılmış gibi ağlar...:(

4.Mama sandalyesinde verilen yiyecekleri yemez,aşağı atar.Sonra yere bırakılınca sanki o yiyecekler kıymetlenir ve yerden hepsi toplanarak yenir.

5.Emeklemeye devam.İlk hedef banyo...ve tabi ki deterjanların olduğu dolap ve kirli sepeti...

6.Abisinin kurduğu oyunları bozar,araba hastasıdır.Sabah kalkar kalkmaz ilk iş yerde yatarak araba sürmek.Geçen gün geri çekilip bırakılınca giden arabayı o kadar çekmiş ki...Bir bıraktı.Araba uçtu.Kendiside ne olduğunu anlamadı...:)

7.Oyuncakların toplanma sesini duyar duymaz yanımızda bitiyor ve hemen o da oyuncakları kutusuna dolduruyor.Yaptığı en iyi iş bu olsa gerek...

8.Tam bir sokak meraklısı.Kapının açıldığını görür görmez hemen dışarı gitmek için son sürat kapıya emekliyor.

9.Dağdan gelip bağdaki kovan Emin:Gemen gün otobüsle bir yere gidiyorum.Otobüs çok dolu olduğundan Enes ayrı bir koltuğa oturamadı.Biraz ayakta beni ve otobüsün demirini tutarak gitti.Yorulduğunu söyleyince de kucağıma onu da aldım.Emin bir rahatsız oldu.Eliyle Enes in saçını çekiyor.Kucağımdan ittiriyor.Neymiş:Kucağıma oturmayacakmış.

ENES DEKİ GERİLEMELER.........:-(

Bu aralar Enes iyice bebek olmaya heveslendi.

1.Kardeşinin yatağına yatıyor."Anne ben bebek oldum.Bana çıngırak salla" diyor.

2.Mama sandalyesine çıkıp,oturuyor.

3.Yürüteçe biniyor.

4.Sokağa çıktığımızda "Bisiklet sürmekten yoruldum.Kardeşimi indir de onun arabasına bineyim" diyor.

Neyse ki;altına yapmıyor.Bebeğim diye....:-)

Bir de bu aralar kız kardeşe takmış durumda.

"Anne Emin neden kız olmadı?Ben kız bebekleri daha çok severim.Keşke kız olsaydı.Biz yine de Emin e toka takalım.Kız diye sevelim...........!!!!!!!!!!!!!!!!!!!